Ordu’nun Toplumsal Tarihçesi – Ordu Olay Gazetesi « Ordu Haber TV

20 Kasım 2024 - 02:02

Ordu’nun Toplumsal Tarihçesi – Ordu Olay Gazetesi

Ordu’nun Toplumsal Tarihçesi – Ordu Olay Gazetesi
Son Güncelleme :

19 Kasım 2024 - 18:16

1971-2006 YILLARI ARASINDA

ORDU’NUN TOPLUMSAL TARİHÇESİ

Ordu’nun Toplumsal Tarihçesi

Ayrıca bölgeden aldığımız mektuplarda ve yerinde yaptığımız temaslarda ifade edilen kanılar da bu yöndedir, Sorular :

1.) Ordu (Merkez), Fatsa, Ünye ve Aybastı’da (1.1.1978 – 1.9.1979) arasında Vali, Emniyet Müdürü, Kaymakam, Jandarma Komutanı, Emniyet Amiri olarak kimler görev yapmışlardır? Değiştirilenler olmuşsa bu durum hangi nedenlere dayandırılmıştır? Sayılan görev yerlerinden boş kalanlar olmuşsa, süreleri ve nedenleri nelerdir? Görev ihmali dolayısıyla haklarında yönetsel yönden soruşturma açılanlar, cezalandırılanlar var mıdır? Varsa kimlerdir? Cezaları nedir?

2.) Ordu (Merkez), Fatsa, Ünye ve Aybastı’da polis ve jandarma kadroları kaçtır? Bu kadrolardan kaçı ne kadar süre ile açık kalmıştır?  Halen açık kadro var mıdır? Varsa her birinde ne kadardır?

3.) Ordu (Merkez), Fatsa, Ünye ve Aybastı’da, anarşik olaylara adları karışan sol ve sağ derneklerden

hangileri vardır? (Legal – illegal) Bu derneklerden legal çalışması durdurulanlar olmuş mudur? Olmuşsa, hangileridir ve süreleri nedir?

4.) Ordu’nun anılan yerlerinde 1978 başından itibaren anarşik – terörist eylemlerin artması ve 1979’da

çok yoğunlaşmasını siz hangi nedenlere bağlıyorsunuz?

5.) Vatandaşları can ve mal korkusu içinde bırakan durumun önlenmesi için ne düşünüyorsunuz? Düşündüklerinizi ne zaman uygulamaya koyacaksınız?

6.) «Bir vatandaşın siyasal nedenle öldürülmesi bir hükümeti düşürmeye yeter» anlayışıyla iktidar olan siyasal ekip içinde bulunduğunuza göre, sadece Ordu ilinde öldürülenler bu sözün gereğini yerine getirmenize yetmiyor mu?

7 Şubat 1980’de Cumhuriyet Senatosunun 32. oturumunda İçişleri Bakanı Mustafa Gülcügil’in Hüsamettin Çelebi’ye verdiği yazılı cevap okunmuştu… İçişleri Bakanlığına bağlı Emniyet Genel Müdürlüğü, Güvenlik Dairesinden yollanan resmi yazıda; Cumhuriyet Senatosu Üyesi Hüsamettin Çelebi’nin  sorulu önergesine (özet alıntılarla) şöyle cevap veriliyordu:

“… Cumhuriyet Senatosu Başkanlığına, İlgi : 19 Eylül 1979 tarih ve 06.212.00495-02025 ve 7/1142 sayılı yazınız… Cumhuriyet Senatosunun Cumhurbaşkanınca Seçilen Üyesi Sayın Hüsamettin Çelebi’nin, Ordu İl Merkezi ile Fatsa, Ünye ve Aybastı ilçelerinde meydana gelen anarşik olaylarla ilgili önergesinde yer alan soruların cevapları, mahallinden alınan bilgilere dayanılarak, aşağıda belirtilmiştir.

(…) Vuku bulan anarşik olaylar sebebiyle Ordu ilçelerinde herhangi bir dernek hakkında işlem yapılmamıştır.

İl merkezlinde ise; 15.12.1978 tarihinde meydana gelen ve bir polis memurunun tabanca kurşunu ile ağır şekilde yaralanmasıyla neticelenen olaya adları karışan şahısların Ordu Kültür ve Dayanışma Derneği (OKDD) ve Ordu Yurtsever Devrimci Gençlik Derneği (OYDGD) mensupları oldukları tespit edildiğinden adı geçen dernekler idarece (90) gün süre ile faaliyetten men edilmişlerdir. Ayrıca bu derneklerin durumları; amaçlan dışında ve zararlı faaliyetlerde bulundukları gerekçesi ve kapatılmaları talebiyle Adli mercilere intikal ettirilmiştir.

(…)Eldeki verilere ve suç cetvellerine bakıldığında, yurdumuzda 1978 ve 1979 yıllarında anarşi ve terör kıyaslanamayacak derecede ve gittikçe çoğalan bir hızla arttığı açıkça görülmektedir. Bir çok il ve ilçemizin müşahede edilen durumdan farksızdır. Yurdumuzda ideolojik şartlandırmanın yoğunlaşması aşırı sağ ve sol fraksiyonların legal kuruluşlarda yuvalanması, tedbirlerin müessir şekilde alınmaması, olaylara konan teşhis ve ona uygun tatbikattaki kifayetsizlik kanuni noksanlıklar, delil toplama ve adli mekanizmaya tevdideki beceriksizlik gibi hususların anarşi ve terörün tırmanışını hızlandırıcı sebepler olduğu bir vakıadır.

Personelin gerek miktar gerek kalite itibariyle kifayetsizliğinin, anarşinin önlenmesini güçleştirdiğini kabul etmek gerekiyor. Gerekli önlemleri almada basiretsizlik gösteren personelin, suç işledikten sonra da suçluların yakalanmasında, delillerin toplanmasında arzu edildiği gibi davranmamış olması anarşi ile mücadelede başarılı olmayı büyük ölçüde önlemektedir.

Asayişi bozuk bulunan il ve ilçelerimizdeki bu umumi ve ortak durum Ordu il merkezi ile Fatsa, Ünye ve Aybastı ilçeleri içinde geçerlidir.(…) Kadro kifayetsizliği, personel noksanlığı ve mevcut personelin yeteneksizliği devlet otoritesinin zaafa uğramasına yol açmakta, suç işleme temayüllerinin artmasına ve bilhassa anarşi ve terör hareketlerini tezgâhlayan mihrakların serbestçe faaliyet gösterme imkânları bulmasına sebep olmaktadır. Bu sebeple idare ve zabıta kadrolarının tamamlanmasına çalışmakta, iyi eğitilmiş yüksek vasıflı personelle mücadelenin sürdürülmesi gerektiğine inanmaktayız.

Hükümetimiz göreve başladığı andan itibaren, hazırlanan bir plan dahilinde, başta anarşik olayların yoğunlaştığı iller olmak üzere birçok il bölgesinde geniş kapsamlı operasyonlara girişilmiş bulunulmaktadır.

Bu cümleden olarak, 24 Ocak 1980 günü Ordu İline bağlı Ünye ve Fatsa ilçelerinde geniş bir arama faaliyetine girişilmiş ve yapılan çalışmalar neticesinde; Ünye ilçesinde 9 tabanca, 11 şarjör, 21 adet muhtelif çapta mermi, 3 adet av tüfeği ele geçirilmiş ve çeşitli suçlarla ilgili görülen 15 kişi gözaltına alınmıştır. Fatsa ilçesinde ise 15 tabanca, 23 adet mermi, 20 adet şarjör, 1 adet piyade tüfeği, 16 adet piyade tüfeği mermisi, 2 adet av tüfeği, 3 adet tek kırmalı av tüfeği yakalanmış ve 75 kişi gözaltına alınmıştır. İdare ve zabıtanın yetkilerini artıran mevzuatın hazırlanması ve eksiksiz uygulanmasının vatandaşın can ve mal güvenliğinin sağlanmasında ‘başlıca faktör olduğu görüşündeyiz. Bilgilerine arz ederim. Dr. Mustafa Gülcügil İçişleri Bakanı(…)…”

20 NİSAN 1980 TARİHİNDE  GÖREVE BAŞLAYAN  ORDU VALİSİ REŞAT AKKAYA DÖNEMİ….

Ordu’nun Toplumsal Tarihçesi

Vali Hikmet Gülsen’i Merkez’e atanmasıyla boşalan Ordu Valilik görevine Reşat Akkaya tayin olmuştu. 20 Nisan 1980 günü Ordu’ya Vali olarak atanan göreve başlayan, Reşat Akkaya Ordu’da asayiş ve terörün durdurulması için elinden gelen herşeyi yapacağını belirterek, kendi çalışabileceği bir kadroyu oluşturduktan sonra devletin gücünün gösterileceğini belirtmiştir. Vali Reşat Akkaya yerel basına yaptığı açıklamada özetle şöyle demiştir:

  “… Şunu hemen belirteyim ki Ordu’da hizmet verme açısından halkımızla elde verip beraber çalışacağız. Bugün için şunu yaparız, bunu yaparız diyemem. Çünkü kendi kadromu oluşturmadan bir şey söyleyemem.  Biz buraya hizmet vermeye gönderildik. Aldığımız her kuruşun hakkını vereceğiz. Yalnız bu arada şunu da belirteyim ki tenkit edilmekten bu güne kadar çekinmedim, korkmadım. Ordu’da devletin bölüp parçalanmasına, şu veya bu şekilde tahrip edilmesine müsaade etmeyeceğiz.   Devlet’in gücü Ordu’da gösterilecektir. Basın bize bu konuda gereken yardımı esirgememelidir…” Bilindiği gibi Vali Reşat Akkaya Ankara Emniyet Müdürü görevlerinde bulunduğu sürede Ankara Sıkıyönetim Komutanlığı ile ihtilafa düşmüştü. Bu nedenle de yetkililer Reşat Akkaya’yı görevinden alınarak Ordu Valiliğine atamışlardı.

1 Mayıs 1980 günü Ordu’da işçi ve emekçi kesim kitlesi bir miting tertip etmek için yasal olarak izin girişiminde bulunmuşlardı. Ordu Valisi Reşat Akkaya ise şehir merkezinde düzenlenecek olan bu 1 Mayıs Mitingi için 27 Nisan 1980 gün ve  1980/1 sayılı bir genelge de yayınlamış, 1 Mayıs 1980 günü her türlü gösteri ve toplantıyı yasakladığını açıklamıştı. Ayrıca Valilik genelgesinde “… Öğretmen, öğrenci ve tüm memurların miting ve gösterilere katılmasını…” da yasaklamış, bu tür katılımcılara ağır cezalar verileceği hususunda sert ikazlarda bulunmuştu… Vali Akkaya yasaklama gerekçesi olarak “1 Mayıs’ın komünist ülkelerde kutlandığını” öne sürmüştü. Valilik genelgesi üzerine tam manasıyla uyulmuş, 1 Mayıs günü Ordu’da yapılan mitinge öğretmen, öğrenci ve memurların katılmadığı görülmüştü.

Vali Reşat Akkaya bu mitinge izin vermemek için bir süre direnmişti. DİSK’ in Genel-İş Sendikasına bağlı Ordu Belediyesi çalışanları ise bu tutumu kınamış, bir günlük iş bırakarak Ordu Valiliğinin bu kararını protesto etmişlerdi… DİSK’e bağlı Genel-İş Sendikası Ordu Şube başkanı Baki Kaya tüm Türkiye’de 1 Mayıs’ın engellenmesi çalışmalar yapılmasını protesto ettiklerini belirterek şunları söylüyordu:

“…Dünya işçi sınıfının dayanışa, birlik ve mücadele günü olan 1 Mayıs’ın birçok kapitalist  ülkede kutlanması  ve ülkemizde ise engellenmesi işçi sınıfının 1 Mayıs’a olan bağlılığını koparamayacaktır. Kaldı ki 1 Mayıs İşçi bayramını yasaklamak insan hakları evrensel beyannamesine aykırıdır. Başbakan Süleyman Demirel’in ise bu Helsinki nihai senedinin altında imzası da vardır. 1 Mayıs günü herkesin miting alanında olacaktır. Demirel hükümetinin aldığı bu yasak kararının üretimden gelen gücümüzü kullanarak protesto ediyoruz. Biz hayatı yaratan ve üreten işçiler, emekçiler olarak dünyanın her yerinde olduğu gibi Ordu’da da 1 Mayıs’ı yaşatacağız, kutlayacağız. 1 Mayıs’lara kimse gölge düşüremez…” Daha sonra mevcut ortamın daha fazla kanunsuz ve korsan gösterilere tahammülü olmayacağını idrak eden Vali Akkaya kısıtlı ve küçük bir miting için belli kesime izin vermişti.

Ama madalyonun öbür yüzü olan ÜGD’liler ise yasal olarak 1 Mayıs’a izin verilen miting alanın hemen yanı başında, halkın ve güvenlik güçlerinin gözü önünde marşlar söylüyor, sloganlar atıyor ve korsan yürüyüş yaparak provokasyon yapıyorlardı. Yasal bir mitinge katılmak isteyenler polisçe sorgulanıp birçok gerekçeyle gözaltına alınırken, yasal olmayan gösteriler yapan ÜGD’lilerin arasında ise Valilik genelgesine rağmen birçok öğretmen, öğrenci ve memurun katılmış olduğu görülüyordu. Gözaltına alınmayan ve soruşturmaya dahi gerek görülmeyen ÜGD’li sağ kesime mensup karşı göstericilerin yaptığı korsan miting ise büyük olaylara sebep verebileceği kaygısıyla çevredeki sivil vatandaşları ve esnafları hayli tedirgin ettiği, çoğunun bu tutumu kınadığı görülüyordu. Olayları önlemesi gereken güvenlik güçleri ise olup biteni Merkez Polis karakolu önünde sakince seyrettiği gözleniyordu… 

2 Mayıs 1980 günü Ordu’da yayınlanan Halkın Sesi adlı Gazete ilk sayfasında “1 Mayıs Dün Kutlandı” başlığıyla manşet atmıştı. Ordu’da 1 Mayıs 1980 Perşembe günü meydanlarda yapılan işçi bayramı mitingini, Halkın Sesi Gazetesi 3717 sayılı nüshasında okuyucularına şöyle aktarıyordu:

“1 Mayıs İşçi Bayramı dün şehrimizde TİP, TSİP ve Birlik Dayanışmasının katılımıyla yığınsal olarak kutlandı. Fidangör semtinden başlayan yürüyüş daha sonra Ordu Belediye alanında son buldu. En önde Türkiye Sosyalist İşçi Partisinin olduğu yürüyüşte ikinci sırada Türkiye İşçi Partisi ve onun ardında Birlik dayanışma Gurubu vardı. Düzenli bir şekilde başlayan yürüyüşte “Evlat Acısına Son Verilmesi” için MHP ve ÜGD gibi teşkilatların kapatılması istendi. Kapatılan Devrimci – Demokratik örgütlerin ise derhal açılması istendiği mitingde ülkemizin içinde bulunduğu açlığa, yokluğa ve sefalete ABD Emperyalizminin neden olduğu gerekçesiyle ülkemizin yeraltı ve yer üstü kaynaklarının bu emperyalistlere peşkeş çekilmesi kınandı.

Araştırma ve Derleme: Hüseyin Naim Güney

Devam edecek…

YORUM YAP

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.